traurig kelimesi Türkçe'de "üzgün, kederli, hüzünlü" anlamına gelmektedir. traurig ile ilgili cümle örneklerini Almanca Türkçe olarak bulabilirsiniz. Almanca A1, A2, B1, B2, C1, C2 dil seviyelerine göre traurig cümle örnekleri de yine burada verilmektedir.
Er war nach der Nachricht sehr traurig. 
Haberden sonra çok üzgündü.
Das ist ein trauriger Film.
Bu hüzünlü bir film.
Sie schaut mit traurigen Augen aus dem Fenster.
Hüzünlü gözlerle pencereden bakıyor.
Ich bin heute sehr traurig.
Bugün çok üzgünüm.
Warum bist du so traurig?
Neden bu kadar üzgünsün?
Der Film war traurig und schön zugleich.
Film hem hüzünlü hem de güzeldi.
Sie sieht traurig aus.
Üzgün görünüyor.
Nach der Nachricht wurde er sehr traurig.
Haberden sonra çok üzüldü.
Es ist traurig, dass sie gehen muss.
Gitmek zorunda olması üzücü.
Ich finde diese Geschichte wirklich traurig.
Bu hikâyeyi gerçekten üzücü buluyorum.
Manchmal bin ich ohne Grund traurig.
Bazen sebepsiz yere üzgün oluyorum.
Das traurige Lied hat mich zum Weinen gebracht.
Hüzünlü şarkı beni ağlattı.
Er hat einen traurigen Blick.
Üzgün bir bakışı var.
Sie war traurig, aber auch dankbar.
Üzgündü ama aynı zamanda minnettardı.
Ein trauriger Tag für uns alle.
Hepimiz için hüzünlü bir gün.
Obwohl sie traurig war, lächelte sie.
Üzgün olmasına rağmen gülümsedi.
Die traurige Nachricht verbreitete sich schnell.
Üzücü haber hızla yayıldı.
Es ist traurig, wie manche Menschen behandelt werden.
Bazı insanların nasıl muamele gördüğü üzücü.