Postleitzahl kelimesi Türkçe'de "posta kodu, posta numarası" anlamına gelmektedir. Postleitzahl ile ilgili cümle örneklerini Almanca Türkçe olarak bulabilirsiniz. Almanca A1, A2, B1, B2, C1, C2 dil seviyelerine göre Postleitzahl cümle örnekleri de yine burada verilmektedir.
Ich habe die falsche Postleitzahl eingegeben. 
Yanlış posta kodunu girdim.
Kannst du mir bitte deine Postleitzahl sagen?
Lütfen bana posta kodunu söyleyebilir misin?
Jede Stadt hat eine eigene Postleitzahl.
Her şehrin kendine ait bir posta numarası vardır.
Wie ist deine Postleitzahl?
Senin posta kodun nedir?
Meine Postleitzahl ist 10115.
Benim posta kodum 10115.
Bitte geben Sie Ihre Postleitzahl ein.
Lütfen posta kodunuzu girin.
Ich kenne seine Postleitzahl nicht.
Onun posta kodunu bilmiyorum.
Die PLZ dieser Stadt ist 80331.
Bu şehrin posta kodu 80331.
Wir brauchen die richtige PLZ für die Lieferung.
Teslimat için doğru posta koduna ihtiyacımız var.
Könnten Sie mir bitte die Postleitzahl sagen?
Bana lütfen posta kodunu söyleyebilir misiniz?
Er hat seine Adresse ohne PLZ geschrieben.
Adresini posta kodu olmadan yazdı.
Die PLZ hilft, Briefe schneller zuzustellen.
Posta kodu, mektupların daha hızlı ulaştırılmasına yardımcı olur.
In Deutschland besteht die Postleitzahl aus fünf Ziffern.
Almanya'da posta kodu beş rakamdan oluşur.
Du musst die PLZ eingeben, um die Filiale zu finden.
Şubeyi bulmak için posta kodunu girmen gerekiyor.
Mit der richtigen Postleitzahl wird dein Paket schneller geliefert.
Doğru posta kodu ile paketinin teslimi daha hızlı olur.
Die Postleitzahl hilft dabei, Adressen präziser zuzuordnen.
Posta kodu, adreslerin daha kesin eşleştirilmesine yardımcı olur.
Wenn du die PLZ falsch eingibst, kann das Paket nicht ankommen.
Posta kodunu yanlış girersen, paket ulaşamayabilir.
In manchen Regionen kann eine falsche PLZ zu erheblichen Verzögerungen bei der Zustellung führen.
Bazı bölgelerde yanlış bir posta kodu teslimatta ciddi gecikmelere yol açabilir.