erleben kelimesi Türkçe'de "deneyimlemek, yaşamak, başından geçmek" anlamına gelmektedir. erleben ile ilgili cümle örneklerini Almanca Türkçe olarak bulabilirsiniz. Almanca A1, A2, B1, B2, C1, C2 dil seviyelerine göre erleben cümle örnekleri de yine burada verilmektedir.
Ich möchte einmal eine Safari in Afrika erleben. 
Afrika’da bir safari deneyimlemek istiyorum.
Er hat viel in seinem Leben erlebt.
Hayatında çok şey yaşadı.
So etwas habe ich noch nie erlebt!
Böyle bir şeyi daha önce hiç yaşamadım!
Wir erleben gerade eine schwierige Zeit.
Şu anda zor bir dönemden geçiyoruz.
Ich möchte eine Weltreise erleben.
Bir dünya turu yaşamak istiyorum.
Wir haben im Urlaub viel erlebt.
Tatilde çok şey yaşadık.
Er hat den Krieg persönlich erlebt.
Savaşı bizzat yaşadı.
Hast du so etwas schon einmal erlebt?
Böyle bir şeyi daha önce yaşadın mı?
Sie erlebt gerade eine schwere Zeit.
Şu anda zor bir dönemden geçiyor.
Man muss vieles selbst erleben, um es wirklich zu verstehen.
Bazı şeyleri gerçekten anlamak için bizzat yaşamak gerekir.
Die Kinder erleben täglich neue Abenteuer.
Çocuklar her gün yeni maceralar yaşıyor.
Ich habe noch nie so ein Konzert erlebt!
Böyle bir konser daha önce hiç yaşamadım!
In dieser Stadt kann man viel Kultur erleben.
Bu şehirde çok kültürel deneyim yaşayabilirsin.
Er lebt in einer anderen Stadt, erlebt aber alles über soziale Medien mit.
Başka bir şehirde yaşıyor ama her şeyi sosyal medya üzerinden yaşıyor.
Wir haben gemeinsam schöne Momente erlebt.
Birlikte güzel anlar yaşadık.
So viel Stress habe ich noch nie erlebt.
Bu kadar stresi daha önce hiç yaşamadım.
In ihrem Praktikum hat sie den Arbeitsalltag realistisch erlebt.
Stajında iş hayatını gerçekçi bir şekilde deneyimledi.
Das muss man selbst erleben, um es zu glauben.
Bunu inanmak için kendin yaşamalısın.
Er erlebt jeden Tag als Geschenk.
Her günü bir hediye gibi yaşıyor.